Antik Mısır’dan ABD’ye 3000 Yıl: Evlilik Yüzüğü

 

Sonsuz aşkın simgesi mi? Sosyal statü göstergesi mi? Aile sembolü mü? Yoksa bir reklam ürünü mü? Tüm bu soruların tek bir cevabı var: Hepsi! İşte karşınızda evlilik yüzüğünün bundan 3000 yıl önce Antik Mısır’da başlayan hikayesi…

evlilikmisiryuzuk

Sol elin yüzük parmağından kalbe doğrudan uzanan damara Latince’de vena amoris, yani aşk damarı (vein of love) adı veriliyor. Bu damar ise ilk kez, bundan 3.000 yıl önce Antik Mısırlılar tarafından keşfedilmiş. Yüzükler o günden beri sol elin yüzük parmağına takılıyor.

 Sonsuz Aşk

Tam olarak “ilk çıktığı gün” bilinmiyor olsa da evlilik yüzüğüne rastlanan en eski çağ Antik Mısır dönemine denk geliyor. Yapılan arkeolojik kazılarda bundan 3.000 yıl öncesine ait papirüslerin üzerinde ve mezarların içerisinde, bugün kullandığımız yuvarlak evlilik yüzüklerine rastlanıyor. Hiyeroglifleri tercüme eden uzmanlar, Antik Mısır’da yüzüklerin evlilik sırasında mı, öncesinde mi yoksa sonrasında mı takıldığını bilmiyorlar. Ancak yazılı kaynaklardan edinebildikleri bilgiler var. Mesela Antik Mısır’da tüm yüzükler bugün kullandığımız basit ve yuvarlak haliyle bulunuyor. Daire şekli, kadın ve erkek arasındaki sonsuz aşkı simgeliyor. Bundan 3.000 yıl önce de insanlar yüzüklerini sol ellerinin yüzük parmağına takıyorlar. Çünkü kaynaklara göre Antik Mısırlılar sol elin yüzük parmağından geçen damarların doğrudan kalbe bağlandığına, aşkın da bu yüzükler gibi doğrudan kalbe bağlanması gerektiğine inanıyorlar.

ailesembolyuzukSosyal Statü

Yüzüğün yolculuğunda bayrağı Antik Mısır’dan sonra Antik Roma İmparatorluğu devralıyor. Arkeologlara göre Romalılar’da evlilik yüzüğü öyle sonsuz aşk veya kalbe giden yol gibi duygusal anlamlar taşımıyor. Sadece kadınların evlilik yüzüğü taktığı Antik Roma’da yüzük, kadının kime ait olduğunun ve o kişinin sosyal statüsünün bir simgesi. Yani bir aidiyet işareti… Romalılar bugün bizim kullandığımız gibi altından yüzükler kullanmıyorlar. Roma döneminde evlilik yüzüklerinin tamamı metal. Sezar’ın Roması’nda sadece asalet sahibi soyluların resmi olarak evlendiğine inanılıyor. Bu yüzden her bir yüzük, bir soylunun işaretini taşıyor. Özetle soylunun yüzük giyen eşi, soylunun kendisine; soylu olmayan birinin sözde “resmi olmayan” eşi ise tüm Roma’ya ait oluyor. Yani bir nevi Sezar’ın hakkı Sezar’a!

Aile Sembolü

Evlilik yüzüğünün bugüne gelmeden önceki son durağı ise Orta Çağ Avrupası… Derebeylerinin hüküm sürdüğü bu karanlık çağlarda en önemli şey burjuvazi ve asalet! Bu yüzden evlenmenin öyle iki kişi arasındaki aşk ve onların kuracağı yuvayla neredeyse alakası yok. Evlilik o dönemler derebeyleri ve soylular arasında yapılan bir alışveriş gibi görülüyor. Hal böyle olunca evlilik yüzüğü de aileler arası bir senet haline dönüşüyor. Bu dönemde de Antik Roma’da olduğu gibi evlilik yüzüğü sadece kadın tarafından giyiliyor. Ancak yüzükler Roma’nın aksine öyle basit, metal materyallerden değil, oldukça şaşalı ve üzerinde soylu ailenin sembolünün bulunduğu dev yüzükler. Çünkü yüzük ne kadar şaşalı olursa, ailenin o kadar varlıklı olduğuna inanılıyor. Bugünkü pırlanta yüzük kavramı da o dönemlerde hediye edilen zümrüt, elmas benzeri aile yüzüklerinden geliyor.

seksievlilikyuzul

Şimdi Reklamlar…

Evlenen çiftin her ikisinin de evlilik anında birbirlerine yüzük takması seremonisi çok da uzaklara değil, 19. Yüzyılın ABD’sine dayanıyor. 1920’lerin başına kadar öncelikli olarak kadının yüzük taktığı ABD’de, 1920’lerde bir reklam ve tanıtım kampanyası başlatılıyor. Mücevher sektörüne de hareket katmayı amaçlayan bu kampanyada hem erkeğin hem de kadının evlilik yüzüklerini taktıkları bir kültür yaratılmaya çalışılıyor. Gel gelelim 1920’lerde ABD’de başlayan “Büyük Buhran” ve Birinci Dünya Savaşı’nın ülkeleri savaş ekonomisine, insanları ise tasarruf etmeye yönlendirdiğinden başlarda bu kampanya pek de rağbet görmüyor. Ancak savaşın sona erdiği 1930’lu yılların sonunda kampanya tekrar ve daha güçlü olarak hayat buluyor. Bu sefer barış ortamında insanlar tarafından benimsenen, her iki eşin de yüzük takması kültürü artık yerleşik hale geliyor. İşte o gün bugündür tüm evlilik seremonilerinde damat ve gelin birbirlerine yüzük takıyorlar. 1920’lerde %20 olan her iki eşin de yüzük takma oranı, 1940’lardan sonra %80’e fırlıyor. 21. Yüzyılda bu oran %90’lara ulaşıyor ve neredeyse tüm dünyaya yayılıyor.