ERKEĞİN İKTİDAR İMTİHANI

Şu erkek hiçbir şeyden çekmedi, yüklerinden çektiği kadar. “Benimki yeterince büyük mü? İktidarımı koruyabilecek miyim?” Uzar gider deli sorular. Peki, bu durum yüzyıllardır süre gelen bir alışkanlık mı? Yoksa yeni dünya düzeninin erkek üzerine kurduğu tazecik baskı mı? İşte erkeğin baştan sona penisiyle imtihanı. Buyursunlar…
“Sürekli Seks Düşünürler” Hurafesi
Erkeklere yapılan “Oğlum sen erkeksin. Erkek adamı kesseler acımaz. Söyle bakayım kaç kişiyle yattın? Kim o kadın?” ürün yerleştirmeleri biliyoruz. “Aman sen de aklın fikrin hep şeyinde” yüklemelerini de tanıyoruz. Bir de diyorlar ki “Bilim insanları açıkladı: Erkekler 7 saniyede bir seks düşünür.” Haydi bakalım. Şimdi bu adam ne yapsın? Kendi kendine diyecek ki “Vücudumda iki önemli bölge var ama benim ikisine birden aynı anda yetecek kanım yok. Ben de bu kanı bırakayım yer çekimine aşağıda kalsın, beyni boşuna yormayalım.” Halbuki garibim adama yapılan baskıları haklı çıkarmak için başvurulan araştırmaların bir de Psychologytoday.com sitesinde yayınlanan başka bir kaynak var. Dünyanın en köklü araştırma firmalarından olan Kinsey Enstitüsü tarafından 1948’den beri yayınlanan Kinsey Raporu’na göre, erkeklerin %54’ü her gün bir veya birden fazla kere seks düşünüyor. Diğer %43’lük bölüm haftada 1 kere, kalanı ise ayda ortalama 1 kez seks düşünüyor. Yani erkeklerin neredeyse yarısı her gün seks düşünmüyor bile. Yazık yavrum, hemen yapıştırma adamına yaftayı. Ayda 1 kere bile seks düşünmeyen %4’lük bölümden olsa daha mı güzel olacak ilişki? Hiç. Şaka bir yana, önyargıları parçalamak, seks düşünmemekten daha zor olsa gerek.
Büyüklük Bilinmezi
Erkekle ilgili en büyük paradoks sanırım “Büyüklük” konusunda ortaya çıkıyor. Bir büyüklük muhabbeti almış yürümüş yüzyıllardır. Yahu inanır mısın eski çağlarda bile erkeklerin penislerini ölçmek için kullandıkları, işaretli, tahta sopalar bulunuyor. O derece takmış vaziyetteyiz kafaya. 2014’te yayınlanan Journal of Sexual Medicine ve Journal of Urology anketlerine göre dünya erkeğinin ortalama penis büyüklüğü 13cm. Şimdi bu yazıyı okuyanlardan vardır dudağının kenarı gururla seyirenler. Haydi iyisin 2-3 boy farkla aldın ganyanı da sorsan sokaktakine ortalama bir hayli yukarılarda. Herkes porno yıldızı… Mahallenin abileri de Eros, Zeus filan. Nitekim Kinsey Raporu’na göre erkeklerin %89’u penis büyüklükleri hakkında yalan söylüyorlar. Bir başka ilginç araştırma sonucu ise eşcinsellerin penislerini, heteroseksüel erkeklerden bile daha çok abartarak söylemeleri. Sonra da derler ki “Kadınları anlamak zor.”
Romantizm Yok Porno Var
Erkeklerin sırtında taşıdığı bir başka yük de “Hiç romantik değilsin” söylemi. Buna da birkaç yazılacak var elbette. Haklı çıkarmak için söylemiyorum da sadece internet hakkındaki bir araştırmadan bahsetmek istiyorum. BBC araştırmalarına göre webde var olan pornografik içerik internette var olan tüm içeriğin %37’sini oluşturuyor. Erotik içerikse tüm internetin %80’i. Dünyanın silah ve ilaç sanayiden sonra en çok paranın döndüğü alan ise gene porno. Yani kozmetikten, giyimden filan daha fazla. Şimdi üzerine bu kadar ekonomi kurulmuş bir sektör. Kim veriyor bu paraları? Kadınlar değil herhalde. Yüklemesinler mi erkeğe şimdi pornoyu, testosteronu? Ortalama 100 milyon insan giriyor o internet sitelerine. Hal böyle olunca konulu filmlerde bile ileri alıp direkt aksiyona geçen, 14 yaşında internette porno ile tanışan (CyberPsychology & Behavior) ve haftada ortalama 4 kez mastürbasyon yapan (www.sexualityandu.ca) erkek de bu ekonomiye elini verip kolunu kaptıran, romantik yoksunu bir insan haline geliyor. Ayakkabı bağımlılığını alın, 100 milyonla çarpın yani o derece. Yazık değil mi?
Doğru Yükler Doğru Yüklemeler
“Sen de erkeksin, bozacının şahidi, şıracı, hepiniz aynısınız, al birini…” Şimdi bunları bir kenara bırakalım. Hatta genelleme yapmayı ve varsayımda bulunmayı da bir kenara bırakalım mesela. “Tüm erkekler hödüktür” önyargıları ve iktidar yüklemeleri en az mini etek giyen, gülmeyi, sohbeti seven kadınlara yüklenen önyargılar kadar tehlikeli yerlere götürür bizi. Gelin ilişkilerde varsayımlar yüklemek yerine sevgi yükleyelim birbirimize. Cinsiyete göre değil de insana göre değerlendirelim. Bir de bu genellemeleri biz mi yapıyoruz yoksa yapmak için işleniyor muyuz gözlerimizi biraz da bunlara açalım. O zaman her şey daha güze gelecek gözümüze. Sevgiler…